Blog Yazma Serüvenim

Blog yazma sürecim aslında yıllar öncesine dayanıyor. Zamanınız varsa bu içeriğimi tüketebilirsiniz biraz minik bir hayat hikayesi gibi olacak 🙂

Nasıl bir yazı olacağını hiç bilmiyorum o yüzden akışına bırakıp yazacağım. Sürekli içerik üretme hissiyatı ve bu içeriklerimin başarılı olması beni profesyonel SEO işiyle uğraşmadan önceki öğrencilik zamanlarımda da çekiyordu. Kendi adıma bir blog açarak aklıma gelen her şeyi yazmak amacıyla bu blogu oluşturdum. Sonuçta bir kişisel blog olduğu için tamamen benim günlüğüm gibi düşünebilirsiniz. Yazı yazarken bir yandan da blogumu teknik olarak ayağa kaldırmam gerekiyordu.

Blogum sayesinde WordPress’i çok iyi öğrendim ve bir yazılımcı desteği almadan istediğim gibi tema editleme ya da istediğim düzenlemeleri yapabildim. İstediğim tüm deneyleri burada yapabildim. İlk schema kodlarını bile buradaki makalelerimde test ettim. İlk yazıyı yazdığım tarihe baktım, Eylül 2016’da ilk yazımı yayınlamışım. Çok iyi hatırlıyorum bu yazıyı yazmadan önce Docs’ta defalarca düzenlemeler yapıp yayınladım:

Bloglamaya başlarken aklımda hep “ya daha iyisini yazabilirim” düşüncesi hiç çıkmadığı için öncesinde yazıları aktif etmek istemiyordum. Benim gibi işi SEO olanlar her zaman optimizasyon yapmak istediği için mutlaka bir kusur buluyordunuz kendi yazdığınız yazılarda. O yüzden size önerim yazınız baktınız iyi birkaç eksiği varsa yayınlayın beklemeyin, sonrasında o içeriği tekrar düzenlemek çok zor oluyor.

Blogun Ana Konusu ve Süreçler

Blogu ilk açtığım yıllarda zaten işim SEO olduğu için her 2 günde bir makale olacak şeklinde kendime hedefler koymuştum ve yanılmıyorsam bu hedefi 1 ay götürdüm. Yani 2 günde yeni SEO makaleleri yayınladım. Bu makaleleri yazarken hem kendimi geliştiriyor hem de dijital pazarlama ekosistemine özellikle SEO açısından katkılar sağlamaya çalışıyordum. Aynı zamanda benimle aynı dili konuşan SEO’lar ile bir araya gelme ve onlarla etkileşim kurma imkanım oluyordu:

Zeo’da işe başladıktan sonra zaten hepinizin bildiğini düşündüğüm Zeo Blog‘ta içerik üretmeye başladım. Aslında makale üretmeye ara vermedim, sadece mecra değiştirdim. Bu sayede daha çok kişiye ulaşabildim. Müşterilerimin SEO sorularını cevaplarken kendi sitemden ya da Zeo Blog makalelerimden atıfta bulununca aslında bu konuya ne kadar kafa yorduğumu da göstermiş oluyordum.

Tayland Yazıları

Yurt dışında gezmeye başladıktan sonra özellikle Tayland beni çok etkilemişti. YouTube’a içerik üretmek bana göre biraz zor ve zahmetli bir iş olduğu için en azından blog yazmak faydalı olur diye düşündüm ve Tayland ile ilgili yazılar yayınlamaya başladım. Tamamen Search Volume’dan bağımsız insanların işine yarayacağını düşündüğüm bilgilendirici içerikler üretmeye başladım ve bunu devam ettirmeye çalışıyorum. Ayrıca bu yazılar ile affiliate sistemlerini de deneyerek orada tecrübeler elde ediyorum.

Bu konular dışında Cashback ya da UEFA ülke puanı gibi yazılarım bile var. Bunlar tamamen benim kişisel olarak insanları bilgilendirmek istediğim ve bazı SEO testlerini yapabileceğim makalelerdir.

İçerik Üretme Sıklığım

Bu tamamen bana bağlı bir durum; ama SEO ile ilgili yazıları çok yazmaya vaktim olmuyor. Vakit buldukça ya mevcut makalelerimi güncelliyorum ya da ilgi alanlarım özelinde içerikler üretmeye çalışıyorum:

İçerik güncellemelerimi gösterir örnek grafik.
İçerik güncellemelerimi gösterir örnek grafik.

Zorluklar

En önemli zorluk zaten zaman sıkıntısı bir şekilde zaman bulup yazıları yazmaya çalışıyorum. Bazılarını da gün içerisinde zamanlayarak yayınlayabiliyorum. Yeni yazı yazdığım zaman ya da bir yazıdaki bilgiler güncelliğini yitirdiyse mutlaka onu güncelliyorum ki insanlara daha kolay ve güzel bilgiler verebileyim:

Internal link düzenlemeleri de zaman alıyor. Tayland özelindeki yazıları eklerken fotoğrafların birçoğunu kendi telefonumdan aldığım için boyutları optimize etmek, onları yüklemek ve SEO hastalığı olduğu için görsel adına kadar optimize ettiğim için yazı yazma sürem çok uzayabiliyor:

Her makaleyi üretirken tek amacım çok fazla kelimeden ziyade “ben olsam bu makalede okuduğum bilgileri beğenir miyim” oluyor. Bu yüzden hep detaylı içerikler üretmeye çalışıyorum. Yazıları yazmadan önce gerçekten zaman harcıyorum. Belki hepimiz mevcut dünyada çok hızlı tüketim yapıyoruz; lakin üretim çok farklı bir olay.

Sosyal Medya

Gün içinde çalıştığım için çok fazla sosyal medyaya bakma zamanım olmayabiliyor. Hiçbir zaman da takipçim çok olsun kafam olmadı. Zaten sitede çok göremezsiniz beni şuradan takip edin gibi CTA’ları. Sadece “merhaba” yazıp bırakanlar, beni büyükelçi gibi görüp Tayland hakkında soru soranlar, Google çalışanı sanıp işletme hesabını açtırmak isteyenler ya da onlara bedava danışmanlık hizmeti vereceğimi düşünenler bazen yorabiliyor:

Yazılarımdaki olası hatalarım varsa mutlaka sizlerin yorumlarına değer veriyorum ve düzenliyorum. Sizin sayenizde belki bir kişiye bile yardım etmiş olabiliriz. Aklıma gelen detayları bu sayfada karalamak istedim. Buraya kadar okuyup geldiyseniz ne mutlu bana.

Yazarak bazı şeyleri anlatmak zor oluyor yazsam çook uzar; ama umarım size kendimi net anlatabilmişimdir 🙂